Filistin Filistinlilerin Gasp Edilmiş Vatanıdır Bizim de Çiğnenmiş Harim-i İsmetimizdir

5 Nisan 2024 Cuma
Filistin Filistinlilerin Gasp Edilmiş Vatanıdır Bizim de Çiğnenmiş Harim-i İsmetimizdir

Filistin Filistinlilerin Gasp Edilmiş Vatanıdır Bizim de Çiğnenmiş Harim-i İsmetimizdir

“Bereket Vakti” programında “Kudüs'ü Yaşamak ve Yaşatmak” konu başlığı ele alındı. 7 Ekim 2023 tarihinden itibaren Gazze'de; Terör Devleti İsrail’in yaptığı sivil katliamların ele alındığı programa Prof. Dr. Mustafa Güler ve Prof. Dr. Mithat Eser konuk oldu. Programda; Kudüs’ün Müslümanlar için önemine dikkat çekilirken sivil katliamların önüne geçmek için insanlık adına yapılması gerekenler vurgulandı. Müslümanların birlik ve beraberlik içerisinde siyonizmin insanlık dışı planlarına karşı durmaları gerektiği ifade edildi. Programda, zulme karşı durmak vicdanı olan herkesin sorumluluğudur, mesajı verildi.

Prof. Dr. Mustafa Güler, Gazze'deki halkın yaşadığı zulmü vurgulayarak umudun asla kaybolmayacağını ve mücadelenin devam edeceğini belirtti. Filistin'in İsrail tarafından gasp edilmiş vatan olduğunu ve Kudüs'ün tüm semavi dinlerin kutsal mekanı olduğunu söyleyen Güler, vatan mücadelesinin umutla sürdüğüne dikkat çekti. Gazze'de yaşanan zorluklara rağmen Ramazan ayında da umudun hiç sönmediğini belirten Güler, Gazze'deki halkın özgürlüğüne kavuşacağı günü göreceğimizi ve Kudüs'ün Müslümanların olacağını vurguladı. Hamas mücahitlerinin esirleri serbest bırakırken Hamas'a edilen teşekkürlerin ve Yahudilerin seviyesiz tutumlarına da değinen Güler, şöyle konuştu:

"Hiçbir zaman umut etmekten vazgeçmeyenler, mücadele etmekten de asla vazgeçmeyeceklerdir. Bugün Gazze'de yaşananlar, Filistin'de yakılan ateş ve sizin de belirttiğiniz gibi, Ramazan'ı Ramazan gibi yaşamanın zorluklarına rağmen Gazze'de bile Ramazan'ın özel bir şekilde yaşanması, aslında içlerindeki umudun hiç sönmediğinin bir göstergesidir. Özetle, Filistin Filistinlilerin gasp edilmiş vatanıdır. Bizim de çiğnenmiş Harim-i İsmetimizdir. Vatan mücadelesi sonsuza kadar küller altında veya tasallut altında kalamaz. Ancak orası, tüm insanların ve tüm semavi dinlerin kutsal mekanıdır. Bunu da biz başardık. Bir gün orası, Karabağ'ın işgalden kurtulduğu gibi özgürleştiği gibi özgürleşecek. Ve yaşarken, inşallah göreceğiz ki, Cenab-ı Hak, hepimize orada hizmet etmeyi nasip eder. Bu, aslında Ramazan ayında, Kudüs ve çevresinde Müslümanların yaşadığı ve hala tüm zorluklara rağmen birlikte görüyoruz Müslümanların umudunun hala var olduğu gerçeğini, bu da yeniden dünyaya ışık saçacakları ve yeniden özgür ve bağımsız olacakları anlamına gelir. Hamas mücahitlerinin esirleri serbest bırakırken esirlerin Hamas'a teşekkür ettiklerini de görüyoruz. Bir de Yahudilerin gasp ederek tutukladıkları Müslümanları serbest bırakmaktaki seviyesizliklerine bakıyoruz." 

Prof. Dr. Mithat Eser, Kudüs'ün korunması ve yaşatılmasının günümüzde önemli bir konu olduğunu ifade etti. Yahudilerin, Mescid-i Aksa'ya yönelik kazı faaliyetleri ve Süleyman Mabedi adını kullanarak sinsi girişimlerde bulunduklarını belirtti. 2003 yılında Yahudi bir bakanın Mescid-i Aksa'yı ziyaret ederek buranın kendilerine ait olduğunu iddia ettiğini dile getirdi. "Müslümanlar olarak, İsrail'in yaydığı yanlış bilgilere ve algı operasyonlarına karşı bilinçli olmalı ve doğru bilgiye sahip olmalıyız" diyen Eser, sözlerini şöyle tamamladı:

Kudüs'ü yaşamak ve yaşatmak bugün gerçekten önemli bir konudur. Yahudiler, kendi bakış açılarına göre bazı şeyler yapmaya çalışmaktadır. Kazı faaliyetleri gerçekleştirerek Mescid-i Aksa'ya Süleyman Mabedi adını vermeye çalışarak sinsi girişimlerde bulundukları açıktır. 2003 yılında bir bakanları Mescid-i Aksa'yı ziyaret eder ve buranın gerçek sahibinin kendileri olduğunu iddia eder. Müslümanlara tehditkar bir dille burayı kendinizin sanmayın der. Müslümanlar olarak üzerimize düşen sorumluluklar bulunmaktadır. Her şeyden önce, İsrail'in dezenformasyonlarına ve algı çalışmalarına karşı bilinçli ve bilgili olmalıyız.

"Bereket Vakti" Ramazan ayı boyunca her gün saat 03.30'da Diyanet TV'de...