Bir Müslüman “bana ne, nemelazım, bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın…” diyemez!
Örneğin gencecik beyinleri körelten ve annelerin yüreklerini kanatan terör ve uyuşturucu gibi toplumsal hastalıklar karşısında bir Müslüman nasıl sessiz kalabilir? Yolsuzluğu ve hırsızlığı gören ve bilen bir Müslüman nasıl olur da “görmedim, duymadım” onursuzluğuna katlanabilir?
Mehmet Akif’imiz ne de güzel özetlemiş işi:
Kanayan bir yara gördüm mü yanar tâ ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim.
Adam aldırma da geç git, diyemem, aldırırım:
Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
Pasif direniş veya sivil itaatsizlik de diyebileceğimiz ‘kötülerin ıslahı için dua etmek ve kötülüklere karşı da kalpten buğz etmek’, her Müslümanın imani bir görevidir.
Evet, herkes sözlü uyarı ve aydınlatmada bulunamayabilir, ama dua ve buğzu herkes yapabilir.
Kanalımızı takip etmeyi, abone olmayı, videolarımızı beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın.
Bir sonraki videomuzda görüşmek üzere, Allah’a emanet olun.
