“Gençlerimize Mescid-i Aksa sevgisini yerleştirmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz”
Ramazan ayının son iftarında Diyanet TV’ye konuk olan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Bugün biz de ecdadımızın yolundan giderek, neslimize, gençlerimize Kudüs sevgisini, Mescid-i Aksa sevgisini yerleştirmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz.”
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, ramazan ayının son iftarında Diyanet TV ekranlarından canlı olarak yayınlanan “İftarı Beklerken” programının konuğu oldu.
Ramazan ayının son iftarını yapmış ve bayrama kavuşmuş olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, “Ramazan ayının rahmetinden mağfiretinden ve bereketinden istifade etmiş olmamızı cenab-ı haktan niyaz ediyorum. Bunu umuyorum. Ramazan ayı ibadet ayıdır. Oruç, Kur'an ayıdır. Müminin neşesi de esasında bunlardır.” dedi.
Başkan Erbaş, ramazan ayı içerisinde Mescidi Aksa'da ve Kudüs’te İsrail’in yapmış olduğu saldırıları değerlendirerek, “Bütün müminler olarak huzur içerisinde Kadir Gecesini değerlendirme niyetindeyken maalesef Mescid-i Aksa’da İsrail’in saldırıları ile Müslümanların mescidine harim-i ismetine tecavüz edildi adeta. Bu da millet ve tüm Müslümanlar olarak hepimizi, büyük bir üzüntüye gark etti.” diye konuştu.
Mescid-i Aksa’nın Müslümanlar için önemine değinen Başkan Erbaş, “Mescid-i Aksa İsra ve Miraç hadiselerinin gerçekleştirildiği bir yer olarak bütün müminlerin, Müslümanların gönlünde apayrı bir yeri olan mescittir. Allah Resulü Efendimiz ziyaret edilmeye değer üç mescidi sayarken Beytullah'ı, Mescid-i Nebevi'yi ve Mescid-i Aksa'yı saymıştır.” ifadelerini kullandı.
“Ecdadımız Peygamberimizin övdüğü şehirlere hizmet etmeyi bir şeref bilmiştir”
“Medeniyetimizin her döneminde Kudüs'e hizmet etmeyi bizim ecdadımız hep şeref bilmişler” diyen Başkan Erbaş, şunları söyledi:
“Orada barışı gerçekleştirmek için büyük bir gayret göstermişler. Çünkü Peygamberler şehri, miracın şehri, orada huzur olması lazım. Orada inanç ayrımı yapmadan hangi inanca mensup olursa olsun onların dinlerini, mallarını, akıllarını, canlarını ve nesillerini korumayı bir görev bilmişlerdir. Dolayısıyla bizim ecdadımız kurmuş oldukları devlet eliyle Mekke'ye, Medine'ye ve Kudüs'e hizmet etmişlerdir. Peygamberimizin övdüğü şehirlere hizmet etmeyi bir şeref bilmiştir ecdadımız. Bugün biz de ecdadımızın yolundan giderek, onları takip ederek inşallah neslimize, gençlerimize Kudüs sevgisini, Mescid-i Aksa sevgisini yerleştirmek için elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak Umre Hizmetleri Daire Başkanlığımız vardı. Birkaç ay önce bu daire başkanlığının ismini Umre ve Kudüs Ziyaretleri Daire Başkanlığı olarak değiştirdik. Bunu bir farkındalık oluşturmak için yaptık.”
“İnşallah Rabbimiz bizleri mağfirete nail olanlardan eylemiştir”
Başkan Erbaş, ramazanı orucuyla, içerisinden yapılan ibadetleriyle bir şifa ayı olduğunu dile getirerek, “Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim’de, mağfirete koşunuz diyor. Biz ramazanın ilk on gününde rahmet aradık. Rabbimizin rahmetinden bol bol istifade etmek için gayret ettik. İnşallah hepimiz gayret etmişizdir. Oradan şifa aramaya çalıştık. Sonra, koşunuz mağfirete emriyle ramazanın ikinci on günü mağfirete koştuk. İnşallah Rabbimiz mağfirete nail olanlardan bizleri eylemiştir. Sonra cehennem azabından kurtuluş günleri, ramazanın son on günü ki itikaf günleridir. Peygamber Efendimiz bize itikafı tavsiye ederek bizim cehennem azabından kurtulmamızı kolaylaştıran bir yol göstermiş.” diye konuştu.
“Milletimizi bayramda Diyanet Bayram Gazetesi ile buluşturduk”
Başkan Erbaş, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak bir bayram gazetesi çıkardıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Hamd olsun bugüne yetiştirdik. Hem baskı olarak yaptık hem de dijital ortamda okunacak formatta yaptık. Çok değerli hocalarımızın yazıları var. Hayrettin Karaman Hocamızın, İbrahim Kalın Beyefendinin, Alev Alatlı hanımefendinin, Erol Göka Hocamızın yazısı var. Sadettin Ökten ve Hasan Kamil Hocamızla söyleşi var. Mustafa Kutlu Beyefendinin, Sibel Eraslan, Doğan Hızlan, Hasan Kaçan Ahmet Hakan’ın yazısı var. Yani güzel bir gazete oldu elhamdülillah. Hatıralarla söyleşilerle milletimizi bayramda Diyanet Bayram Gazetesi ile buluşturduk. Özellikle evlere kapandığımız bugünlerde Dijital Daire Başkanlığımızın öncülüğünde ‘diyanetyayınları.gov.tr’ diye bir site kurduk. O siteden oku, seyret ve dinle butonlarıyla okumak istiyorsanız bir kitabı tıklıyorsunuz, kitap önünüze geliyor dijital olarak. Dinlemek istiyorsanız, tıklıyorsunuz kitabı dinliyorsunuz. Belli kitaplar bu şekilde çalışıldı. Seyretmek istiyorsanız, Diyanet Televizyonumuzun çok önemli yapımları, bazı programların bölümlerini izleyebilirsiniz.”
“İkinci bayramı şu salgın hastalıktan kurtularak yapalım inşallah”
Başkan Erbaş, salgın tedbirleri kapsamında insanların bayramı evlerinde geçireceklerini ifade ederek, şu tavsiyelerde bulundu:
“Buradan insanlarımıza yeniden hatırlatmak isterim. Vatandaşlarımıza bu kadar emek verdik. Evlerimize kapandık. Tam kapanma yaşadık. Sağlık Bakanlığımızın gecesi, gündüzü yok. Bir milyonu aşkın doktorumuzun Gecesi gündüzü yok bir kısmı canını verdi. Hükmen şehit oldular. Diğer taraftan İçişleri Bakanlığımız, milletimiz bu tedbirlere riayet etsin diye elinden gelen gayreti gösteriyorlar. Diyanet İşleri Başkanlığımızın tüm mensupları, hocalarımızın hepsi büyük bir gayret gösterdiler. 63 bin kadar hocamız Vefa Destek Guruplarında çalıştı, çalışmaya devam ediyor. 40 bin kadar hocamız filyasyon ekiplerinde çalışıyor. Bu arada 68 hocamızı salgın hastalık kapattıkları için hakka uğurladık. Allah hepsine rahmet eylesin. 20 bine yakın hocamız bu süreçte hastalığa yakalandı. Allah'a çok şükür 68 hocamızın dışındaki diğer hocalarımız tedavi oldular. Şifa buldular. İnşallah bundan sonra bu hastalık hepimizden uzak olur. Bu süreçten ders almamız gerekiyor. Tedbirlere uyumamız gerekiyor. Verdiğimiz bu emeğin boşa gitmemesi için şu bayram günlerinde tedbirlere riayet edelim. İkinci bayramı şu salgın hastalıktan kurtularak yapalım inşallah.”
