Görmez, Sabah Namazında Gençlerle Buluştu

3 Ekim 2016 Pazartesi
Görmez, Sabah Namazında Gençlerle Buluştu

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, ‘Camiler ve Din Görevlileri Haftası’ kapsamında Ahmet Hamdi Akseki Camiinde sabah namazında gençlerle buluştu.

Sabah namazını kıldırdıktan sonra gençlere hitap eden Başkan Görmez, “Sevgili gençler, sabahınız hayırlı, mübarek olsun. Allah'ın evine hoş geldiniz. Sabahın bu vaktinde Kur'an-ı Kerim'e göre bütün kâinat diriliş halindedir. Bütün kâinat, bütün tabiat Allah'ı tesbih eder. Siz de sabah namazına iştirak ederek bütün tabiatla, bütün kâinatla birlikte Allah'a olan teslimiyetimizi ifade ettiniz, Allah kabul etsin.” dedi.

Gençlere, “kulun Rabbi ile en güzel ilişkisi onunla günde beş defa konuşmasıdır, sohbet etmesidir. Namaz, kulun Allah ile sohbetidir, konuşmasıdır” diyen Başkan Görmez, şöyle konuştu;

“Eğer hayatınızda ruhunuzu sürekli yüceltmek istiyorsanız, Rabbinizle ilişkinizi sürdüreceksiniz…”

Kendinizi bu güzel nimetten hiçbir zaman mahrum etmeyin. Eğer hayatınızda ruhunuzu sürekli yüceltmek istiyorsanız, Rabbinizle ilişkinizi sürdüreceksiniz.  Kulun Rabbi ile en güzel ilişkisi onunla günde beş defa konuşmasıdır, sohbet etmesidir. Namaz, kulun Allah ile sohbetidir, konuşmasıdır. Siz konuşursunuz, ayetler okursunuz, Allah da size cevap verir. Onun için sevgili Peygamberimiz (sas), “Her kim bütün insanların büyük bir kısmının gaflet içerisinde olduğu bir zaman diliminde kalkar sabah namazını eda ederse o, Allah'ın koruması altındadır” buyurmuştur. Allah, sizi hep korumasına alsın, Allah’ın korumasında olasınız. Yine bir başka hadisinde sevgili Peygamberimiz (sas), “Eğer sabah namazında camiye gelmenin faziletini bilseydiniz gücünüz yetmediği zamanlarda sürünerek gelirdiniz” demiştir. Hamdolsun, Allah size güç kuvvet vermiş ve siz hayatınızın baharında, bu en güzel vaktinde uykunuzu bölerek Allah'a koşuyorsunuz, namaza geliyorsunuz, Cenab-ı Hak kabul eylesin.

“Yeryüzündeki bütün insanların en büyük vazifesi yaratılış gayesini bilmek ve ona göre hareket etmektir…”

Sevgili gençler, yeryüzündeki bütün insanların en büyük vazifesi yaratılış gayesini, yeryüzüne niçin geldiğini bilmek ve ona göre hareket etmektir. Biz niçin yaratıldık? Rabbimiz bizi niçin var kıldı? Yaratılışımızın gayesi, varlığımızın hikmeti nedir? Bunu tespit etmek bize düşen, insana düşen en büyük görevdir. Bunu tespit ettikten sonra ise görevimiz o gaye uğrunda çalışmak, o gaye uğrunda hareket etmek, o gaye uğrunda büyük işler yapmaktır.

“Allah'tan zaman içinde zaman isteyeceksiniz…”

Peygamberimiz bir hadisinde buyuruyor ki; “Allah insanlara dünyada iki nimet verir. İnsanlar da o iki nimet konusunda aldanırlar. Bu nimetlerden birisi sağlık, diğeri ise zamandır.”  Siz, Allah'ın sağlık verdiği güzel bir hayatın güzel bir vaktinde yaşıyorsunuz. Öncelikle sağlığınızın kıymetini bileceksiniz ve boş vakitlerinizi değerlendireceksiniz. Zaman içinde zaman bulacaksınız. Hayata çok şey sığdıracaksınız. İnsan vardır, Allah ona 100 yıl vermiştir ama bir başka insanın sekiz günlük iyiliğini yapamadan hayata veda etmiştir. İnsan vardır, Allah ona 20 yıl vermiştir ama iki yüz yıl, bin yıl başka insanların yapacakları iyilikleri sığdırmıştır hayata. İmam Gazali, genç yaşta vefat eder ama yazdıklarını hayatına taksim ettiğimiz zaman günde onlarca sayfa sadece ilim yazmıştır, çok büyük işler yapmıştır. Kendisine soruyorlar “Bu kadar kısa hayata bu kadar büyük işleri nasıl sığdırdınız?” diye, “Ben Allah'tan zaman içinde zaman istedim” diyor. Siz de Allah'tan zaman içinde zaman isteyeceksiniz, hayatınıza çok şeyler sığdıracaksınız. Hayatınızda o kadar güzel işler yapacaksınız ki bütün insanlık sizden istifade edecek, bütün insanlık sizin yaptığınız iyi işlerden faydalanacak, hayatı böyle değerlendireceksiniz.

“Bu gençlik vakti, Allah'a ibadet etmenin, Allah'a güzel irtibat kurmanın, güzel işler yapmanın zamanıdır…”  

Sevgili Peygamberimiz bir başka hadis-i şerifinde “Kıyamet gününde insanlar beş şeyden sorulmadan adımını atamazlar” buyuruyor. Bunlardan birincisi “ömrünü nerede geçirdin ?”, ikincisi “gençliğini nerede çürüttün?” Gençlik ayrıca sorulacak. Sevgili gençler, Türkiye'de bir anlayış var, sakın o anlayışa kapılmayın, “Ne zaman ibadet edilir? Gençlikten el etek çekilince. Ne zaman hacca gidilir? Gençlik bitince. Ne zaman Allah'a kul olunur? Biraz hayatını yaşadıktan sonra.” Sakın bu batıl itikata kapılmayın. Bilakis tam bu vakitler, tam bu gençlik vakti Allah'a ibadet etmenin, Allah ile güzel irtibat kurmanın, güzel işler, büyük işler yapmanın zamanıdır. Allah hepinize gençliğinizi en güzel bir şekilde yaşamayı nasip etsin. Gençlik nasıl yaşanır, Peygamberimiz onu da söylüyor. Peygamberimiz özlediği ideal genci tarif ederken “Neşeyi Rabbine kullukta gören gençlik” diye buyuruyor, gençliği böyle tarif ediyor.

“İslam davası başlarken büyük oranda bir gençlik hareketi olarak başladı…”

Peygamberimizin hayatını okuyun. O’nun hayatını okuduğunuzda göreceksiniz ki; size, bizim kürsülerden anlattığımız o sahabenin hiçbirisi yaşlı değil, hepsi gençti. Peygamberimizin Mekke'de birlikte İslam davasını ayağa kaldırmak için hareket ettiği bütün arkadaşları, sizlerle aynı yaşlardaydı. Medine'ye hicret ederken gençlerle beraber hicret etti. Medine'de mescidi inşa ederken gençlerle inşa etti. Aralarında elbette ihtiyar insanlar da vardı. Ama Peygamberimizin ashabı İslam davası başlarken büyük oranda bir gençlik hareketi olarak başladı. Gençlerin davası olarak başladı. Onların her biri bizim için çok güzel örneklerdir.

“Fiziği, kimyayı tefsirden ve hadisten ayırmayacaksınız. Matematiği siyerden ayırmayacaksınız. Bunların hepsi ilimdir…”

Kuran-ı Kerim'i mutlaka okuyun. Kuran-ı Kerim'i yüzünden okumayı öğrenin ki o sizin için bir haftalık bir iştir. Sonra Peygamber efendimizin hayatını, O’nun bize bıraktığı muhteşem mirası hadislerinden okuyarak hayatımızı aydınlatmalıyız. Sonra da onunla da iktifa etmeyip her gencimiz hangi meslekte ilerlemek istiyorsa ona dair şeyler okuyacak. Tabiatı okuyacaksınız, kâinatı okuyacaksınız. Fiziği, kimyayı tefsirden ve hadisten ayırmayacaksınız. Matematiği siyerden ayırmayacaksınız. Bunların hepsi ilimdir, hepsi Allah'ın ayetlerini bize inzal eder. İslam dini öyle bir din ki cehaletle beraber yürümez. Dinini yaşayacak kadar ilim öğrenmek herkese farzdır. Başkasına öğretmek için öğrenmek ayrıca bir vazifedir. İlmin peşinde olacaksınız. Her biriniz yaptığınız iş ne ise o konuda en iyi noktalara çıkacaksınız. Peygamberimiz öyle buyuruyor, “Allah yaptığı işi en güzel yapanı sever.” Siz en güzelini bulacaksınız, en güzelini yapacaksınız. Allah sizi muvaffak eylesin.

“Yeryüzünde en kötü işgal şehirlerin, ülkelerin işgali değil, en kötü işgal, kalplerin işgalidir...”

Cenab-ı Hak size hayatınız boyu rızasına uygun bir hayat yaşamayı nasip eylesin. Cenab-ı Hak sizlere zihin açıklığı versin, kalbini işgal edenlerden, kalbi işgal edilen gençlerden eylemesin. Yeryüzünde en kötü işgal şehirlerin, ülkelerin işgali değil; en kötü işgal, kalplerin işgalidir.  Rad suresinin 28. ayetinde “Onlar ki iman ederler, kalpleri Allah'ı anarak mutmain olur, kalpleri huzur bulur. Dikkat edin kalpler ancak Allah'ı zikrederek mutmain olur.” buyuruyor Rabbimiz. Zikretmek sadece tesbih çekip Allah Allah demek değil, o da zikirdir ama zikretmek,  dört duvar arasında kendinizle baş başa kaldığınızda Allah'ı hatırlamaktır. Bir kötülük yapmakla baş başa kaldığınızda Allah’ı hatırlamaktır. Bir iyiliği yapacağınız zaman yalnız Allah'ın rızasını gözeterek yapmanızdır. Bütün bunlar Allah'ı zikirdir. Kalbinizi boş bırakmayacaksınız. Cenab-ı Hak sizleri korusun, muhafaza eylesin, çalıştığınız sahalarda en güzel başarıları hepinize nasip eylesin.

Programdan sonra gençlerle birlikte sohbet edip fotoğraf çektiren Başkan Görmez, gençlere süt ve simit ikram ederek Diyanet İşleri Başkanlığı Yayınlarına ait çeşitli kitaplar hediye etti.

Programa, Başkan Görmez’ in yanı sıra KYK Genel Müdürü Sinan Aksu, çok sayıda bürokrat ve Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu yurtlarında kalan yüzlerce öğrenci katıldı.